Buradan prolaktin hormonuma sesleniyorum!!!

Sevgili Proklaktin hormonum...
Ben bu satırları yazarken sen yine işbaşında olacaksın ve bu satırlardaki duygu değişimlerimi kontrol edeceksin belki de, biliyorum.
Ama insaf be kardeşim. Bir insanın duygularıyla bu kadar uğraşılmaz ki! İyisin hoşsun, baya bi işe yarıyorsun hepsi iyi güzel de, ya benim duygularım ne olacak???
Neden ağlatıyorsun durduk yerde? Neden bir anda neşeyle şen şakrak gülerken, ağlatmaya başlıyorsun?
Bana da yazık yani. 
Geçen gün bu "Bu çocuk çok emiyor, sürekli ona bağımlı yaşayamam" diye ağlayıp, yatak odasında ağlarken eşimin ısrarıyla dışarı çıktık (ki ben odada gözyaşlarımda boğulmayı tercih ederdim o an) dışarı çıkar çıkmaz baykuşumu özleyip eve zor attım kendimi.
Bunların sorumlusu sensin, biliyorum. Bak gel anlaşalım, şunun şurasında geçici bir süre faaliyet gösteriyorsun. Gün gelecek senin zamanın geçecek. Burada evsahibi benim bi yerde. Benim şartım şudur. Sen enerjini benim sütümü çoğaltmak için harca, yaramazlık yapmak istediğin zaman da evde misafirlerin olmadığı bir dönemi seç olur mu canım?
Bence olur...
Mutlu mesut yaşayalım böyle birlikte...
Oh hadi bakalım, prolaktinimle anlaştım. Sıradaki???

4 yorum:

  1. Ayy loğusalık, ne günlerdi ya ben de durup durup ağlıyordum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim 14 aydır hiç durmaksızın devam ediyor loğusalığım :(

      Sil
    2. Anne olunca olan şeylerden biri sanırım :)

      Sil
    3. Galiba:)) Hani derler ya güzel telaşlar bunlar:))

      Sil